"Böbrekleri için" yakılan Afgan madencinin adli tıp raporu ortaya çıktı

Zonguldak'ta yanmış cesedi bulunan, kaçak ocakta çalışan Afganistan uyruklu Vezir Mohammad Nourtani'nin ölümüne ilişkin davada, yeniden istenen Adli Tıp raporu mahkemeye ulaştı.

Olay, 10 Kasım 2023'te Kırat Mahallesi Koca Osman Sokak'ta meydana geldi. Yoldan geçenler, yandaki ormanda yanmış cesedi fark edip, ihbarda bulundu.

Benzin dökülüp yakıldığı belirlenen cesedin, kaçak olarak işletilen maden ocağında çalışan 3 çocuk babası Afganistan uyruklu Vezir Mohammad Nourtani'ye ait olduğu belirlendi.

Otopside Nourtani'nin 9 Kasım'da öldüğü tespit edilirken, ailesinin 10 Kasım sabahı kayıp başvurusunda bulunduğu öğrenildi. Nourtani'nin çalıştığı kaçak maden ocağının sahipleri Hakan Körnöş (46), Enver Gideroğlu (34) ve Körnöş'ün kuzeni Ahmet Aydın (52) tutuklandı.

Ocak çalışanları S.K. (28), E.D. (22) ve kömür ticareti yapan A.Ç. (46) adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.

Olaya ilişkin hazırlanan iddianamede, Afgan madencinin kaçak ocakta vagon arasına sıkışıp iş kazası geçirdiği, ocak sahiplerinin de 'Olay ortaya çıkarsa ocak kapanır' korkusuyla hareket ettikleri ifade edildi.

'İştirak halinde kasten öldürme' suçundan müebbet hapis cezası istemiyle açılan, 3'ü tutuklu 6 sanığın yargılandığı dava, Zonguldak 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde sürüyor.

Çelişkiler nedeniyle rapor yeniden istendi

Davanın 3'üncü duruşmasında, Afgan ailenin avukatı Kerim Bahadır Şeker, Koç Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı'ndan alınan bilimsel mütalaayı mahkemeye sunuldu. Belirtilen iş kazası raporunun gönderilmemesi, yakma eyleminin ölümden önce gerçekleşmiş olma ihtimali, vücuttaki kırıkların raporlarda yer almaması, boğularak ölüm şüphesi gibi çelişkilerin giderilmesi için dosya, yeniden rapor alınmak üzere Adli Tıp Kurumu'na gönderildi.

Bacağındaki deformasyonlar yanığa bağlıymış

Mahkeme heyetinin kararıyla gönderilen dosyayı değerlendiren Adli Tıp Kurumu 3'üncü İhtisas Kurulu, 20 sayfalık rapor hazırladı. Raporda; ifadelerden otopsi raporuna kadar 19 sayfa boyunca tartışma yapılırken yarım sayfa 'sonuç' metninin olduğu görüldü. Raporda; Afgan madenci Nourtani'nin zehirlenerek ölmesine dair tıbbi delillerin bulunmadığı belirtilirken, bacağındaki kemik deformasyonlarının yanığa bağlı oluştuğu tespiti yapıldı.

Kömürleşme derecesinde yanık halde bulunduğu raporda

Kesin ölüm nedeni ve şeklinin bilinemediği, yakılma eyleminin ölümden sonra olduğu ifade edilen raporda, "10 Kasım 2023 tarihinde yol kenarında göğüs, batın ve diz seviyesine kadar kömürleşme derecesinde yanık halde bulunduğu, otopsisinde göğüs, batın ve diz seviyesine kadar kömürleşme derecesinde yanık olduğundan, iç organlarda, kemiklerde kayıplar olduğu, göğüs ve batın içi organlarda gerekli makroskopik, histopatolojik ve travmatik değişimler açısından inceleme yapılamadığı dikkate alındığında; kişinin mevcut verilerle kesin ölüm nedeni ve mekanizmasının bilinemediği, ölüm sonrası yakılmış olduğu, ölüm zamanının 9 Kasım 2023 tarihi ile uyumlu olduğu, olay sonrası gecikmeden 112 acil servisinin çağrılması veya hastaneye götürülerek uygun tedavi başlanması durumunda kurtulma ihtimalinin olup olmadığının bilinemediği oy birliği ile mütalaa olunur" ifadelerine yer verildi.

Diğer yandan Nourtani ailesinin avukatı Kerim Bahadır Şeker, yeniden alınan raporun çelişkileri gidermediğini söyledi.

Afgan madencinin iş arkadaşlarından 'böbrek' iddiası

Nourtani ile o dönem birlikte kaçak madende çalışan, şu an İran'da olan kuzenler Anmet Ahmedi ve Ahmet Ahmedi, video çekerek ölen madencinin eşi Kamergül Meliki'ye gönderdi. Kuzenler, videoda kendilerine zorla 'bir şey görmedikleri' yönünde ifade verdirildiğini belirterek, Nourtani'nin ocak içinde kavga ettiğini duyduklarını öne sürmüştü. Afgan madenciler, videoda Nourtani'nin böbreğine 10 bin dolar teklif geldiğini ancak kendisinin 30 bin dolar istemesi nedeniyle teklifi kabul etmediğini söylediğini anlatmıştı.

"Rahmetli 30 bin istemiş, onlar 10 bin demiş"

Daha önce mahkemede eşinin böbreği için öldürüldüğünü iddia eden Kamergül Meliki, kendisine yollanan video ile şüphelerinden emin olduğunu ifade etmişti.

Meliki, "Rahmetli ile bir böbrek pazarlığı yapmışlar. Rahmetli 30 bin istemiş, onlar 10 bin demiş. Rahmetli, iş arkadaşlarına anlatmış. Çünkü onlar da biliyormuş, duymuşlar. Rahmetli yukarıda, arkadaşları aşağıdaymış. Diyafondan tartışma sesi duymuşlar. Yukarı 3 kez gitmeye çalışmışlar, onlar da izin vermemişler. Arkadaşları da gitmemiş. Sorduğumda 'bilmiyoruz' dediler. 'Başımız belaya girmesin, sınır dışı olmayalım' diye bir şey dememişler. Olaydan 1 ay sonra polis bunları sabah 05.00'te evlerinde yakalayıp, kampa götürüyor ve zorla sınır dışı olmuşlar. Onlar Afganistan'dan İran'a geçince, görüp duyduklarını video ile bana anlattılar. Şu ana kadar kocamı böbreği için öldürdüğünü düşünüyordum, bu video ile emin oldum" demişti.

Dünya Haberleri