CNBC-e Araştırma Servisi'nin 26 banka ve aracı kurumla gerçekleştirdiği ankete göre, piyasanın 26 Aralık toplantısına dair ortalama beklentisi %48,19, medyan beklenti %48 oldu.
Bakan Işıkhan’ın asgari ücrete uygulanacak zam oranını %30 olarak açıklamasının ardından beklentiler politika faizine dair piyasa beklentisini (ortalama 40 baz puan düşüşle) %48,5’ten %48 seviyesine çekti.
Yüzde 58'i 200 baz puan ve üzeri indirim bekliyor
Anketin ilk taslağındaki hesaplamalarda, piyasa beklentisi medyanda %48,5, ortalamada %48,6’lık beklentiye işaret ediyordu. 11 kurum tarafından 150, 7 kurum tarafından 250 baz puanlık indirim tahmini paylaşılmıştı. Asgari ücretin açıklamasının ardından 3 kurum beklentisini 250 baz puana, 3 kurum ise 200 baz puana yükseltti.
Son veriler ışığında, piyasanın aralık toplantısında faiz indirimi beklediği net görünüyor, ancak 150 baz puan bekleyenlerin sayısı 8 ile, 10 kişilik favori tahmin olan 250 baz puana oldukça yakın. Bu da, faiz indiriminin seviyesinde kararsız bir görünüme işaret ediyor. 200 baz puanlık indirim bekleyen 5, faiz indirimi olmayacağını düşünen veya olmaması gerektiği düşüncesiyle bu yönde görüş paylaşan 3 kurum var.
JPMorgan beklentisini 150 baz puana indirdi
Son bir haftada gelen raporlar arasından Morgan Stanley 200 baz puanlık indirime işaret etmiş, Deutsche Bank tahminini 250 baz puandan 150 baz puana çekmişti. Goldman Sachs ise piyasadaki 150 baz puanlık konsensusun aksine aralık ayında faiz indirimi beklemediği, TCMB’nin indirim döngüsüne ocak ayında 100 baz puanla başlayacağı görüşünü paylaşmıştı. Asgari ücret gelişmesinin ardından değerlendirme paylaşan JPMorgan ise beklentisini 200 baz puandan 150 baz puana indirdi.
26 Aralık toplantısı ekonomik dengeler açısından bir test niteliği taşıyacak. Faiz indiriminin niteliği sadece ekonomik göstergelere değil, bu hamlenin piyasalarda nasıl yönetileceğine de bağlı. Eğer piyasalar enflasyonla mücadeledeki kararlılığı göremezse olası bir indirim beklentiler üzerinde kalıcı bir maliyete dönüşebilir. Öte yandan dikkatli bir adım atılırsa, bu politika hem ekonomik yavaşlamayı hafifletmek hem de enflasyonla mücadelenin inandırıcılığını korumak için bir fırsata dönüşebilir.