Halk TV'de Serhan Asker'in sunduğu Görkemli Hatıralar programına Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer'in kızı Seraf Özer konuk oldu.
"Gözaltına alındığı gün evde çocukları yoktu. Babam gözünü polislerle açıyor, polisler tarafından uyandırılıyor. Ben bunu cezaevinde, babamdan olayı dinlerken, yani "Gözümü açtım, polisler etrafımda ve sizlere bir şey oldu diye korktum. Çocuklarıma bir şey mi oldu diye irkilerek uyandım." dedi. Bir buçuk milyonluk bir kenti yöneten, bir akademisyeni, bir bilim insanını, bu şekilde bir sürece dahil edilmesi ne akla, ne vicdana, ne hukuka, yani bunun akılla, mantıkla, hukukla, izah edilir bir yanı yok. Biz ailecek çok ciddi bir travmatik süreçten geçiyoruz. Ama dik duracağız yani. Tabii ki dik duracağız. 65 yaşında bir belediye başkanının nerede olduğu belli. Kim olduğu belli. Her sabah 8.30'da görevinin başında olan bir belediye başkanını ifade vermek için çağırabilecekken bir şafak operasyonuyla bir siyasi kumpasla, şafak operasyonuyla bu şekilde gözaltına alınması...
"İDDİALARIN İÇİ BOŞ"
Bu davanın bu iddiaların içinin boş olduğu zaten açık. Bu, bu ayyuka da çıkacak zaten. Ama esasının dışında sürecin, usulün işleyişi, sürüşü de gerçekten insan haklarına, anayasaya aykırı bir süreç geçiriyoruz dolayısıyla hani bu aramalarla ilgili, detaylar çokça konuşuluyor takip de ediyorum. Sayın Genel Başkanımız, Sayın İBB Büyükşehir Belediye Başkanımız, zaten gereken açıklamaları paylaşıyorlar. Onlar da yapıyorlar dolayısıyla hani bu süreçle alakalı, ben kızı olarak 65 yaşındaki bir belediye başkanının, bir buçuk milyonluk bir kenti yöneten belediye başkanının bu durumda bırakılmasının, bir şafak operasyonuyla, bir psikolojik mobbingtir bu arada yani. Polisle içeri giriliyor. Annemin tabii uyandırmasına müsaade edilmeden, böyle bir sürece girilmiş.
"BENİM HAYATIM BUNDAN SONRA 30 EKİM ÖNCESİ VE SONRASI"
Etrafında onlarca polis varken uyandığında ne hissettiğini merak ettim ve bana "Çocuklarıma bir şey oldu zannettim." dedi. Yani düşünün, o kadar akla gelmeyecek bir durum ki, o kadar, o kadar uzak olduğumuz, o kadar alakası, bağlantısı olmayan bir sürecin içerisinde dahil ki, gözünü 10 tane polisle açtığında aklına ilk gelen şey çocukları, bizleriz, her baba gibi.
Bizi bu süreç de çok güçlendirdi. Benim hayatım bundan sonra 30 Ekim öncesi ve sonrası diye, ikiye ayrılacak ve ben, ben bu işin birebir takipçisi olacağım. Babam yalnız değil ama bu sadece ailesi olarak değil, Esenyurt halkı yanında, benim gibi Türkiye'de demokrasi, hukuk devleti hayali kuran Türkiye'deki milyonlar yanında. Bunun bir siyasi kumpas davası olduğu belli zaten.
Bunun hukukla falan bir şeyi yok yani. Bu kayyum atama operasyonunun bir parçasıdır.