Özel'in açıklamasından öne çıkanlar şöyle:
414 belediyeyi halkımız bize emanet etti. Bundan 7 ay önce 20 Nisan'da yine bu salondaydık, 600 kişilik bu salonun neredeyse tamamının seçilmiş belediye başkanlarının doldurulmasından dolayı gururluyduk O günde emiştim ki Cumhuriyet'in 2 yüzyılında tarihi yeniden yazma fırsatı elimizdeydi.
O gün seçmenin bize verdiğini bir tüketici kredisi olmadığını bunun bir yatırımcı kredi olduğunu söylemiştik.
Şimdi de aynı bilimsel tekniklerle belediye başkanlarımızın başarılarını ölçtürüyoruz. 50 bin nüfuslu ilçelerdeki ölçümler devam ediyor, onun üzerindekiler tamamlandı.
MEMNUNİYET 8,5 PUAN ARTTI
Şu anda ölçülen belediye başkanlarımızdan memnuniyet oranı seçim gününe göre yüzde 8,5 artmıştır.
Seçim günü ortalamamız yüzde 38 idi. Şu anda ortalama yüzde 46'ya gelmiş durumda.
Ege'de CHP'lilere oy veren yurttaşın eğilimini araştırdığımızda, vatandaşa dokunan, çocuklu kadına dokunan, evlerin içine gönül bağıyla giren, yoksulluğa bir nebze çare olabilenin, kreş açanın, annekart verenin oy aldığını gördük.
BASKILAR NEDEN ARTTI?
Ne oldu da bu baskılar arttı derseniz, ilk altı ayda yapılan anketleri gördüler.
Şimdiye kadar CHP'deki çatlak sesleri büyüttüler, iç kavgayı öne çıkardılar.
Ama şimdi sokakta CHP'nin iktidara yürüyüşünün ayak sesleri var, yaklaşan kışın tedirginliği konuşuluyor ve bunlara CHP'nin çare olacağı konuşuluyor.
CHP'li il başkanları bir araya geldi geçen aylarda, AKP'nin oyununu boşa çıkardı. Başkanları yalnız bırakmayan, benim sözümü yerde bırakmayanlara buradan yürekten teşekkür ediyorum.
Şimdi zorlu, ağır bir süreçteyiz, o yüzden burada biriz ve beraberiz.
Aslında bu bugün başlamadı, 2019 seçimlerinden önce Cumhur ittifakından büyük şehirlerin alınacağı ortaya çıktığında başladı.
"CHP Ankara'yı alırsa faturaları PKK dağıtacak" diyen İçişleri Bakanı ile başladı, o seçimleri ona rağmen kazandık.
İstanbul'da İmamoğlu'nun mazbatası verilmemiş, ilk sivil darbe yapılmıştı. Ama fark tekrarlanan seçimde arttı ki halk "İstanbul'u kimi yöneteceğine biz karar verdik" dedi.
"ERDOĞAN KAYBETMEYİ HAZMEDECEK SANDIK, OLMADI"
Erdoğan yediği millet tokadıyla akıllanacak sandık, kaybetmeyi öğrenecek, kaybettiğinde hazmedecek dedik,. öyle bekledik ama olmadı.
O 5 yıllık sürecin sonunda gittiği seçimlerde gördü ki, kazandığımız belediyelerin üzerine yenilerini eklediğimizi gördü.
O gün, o akşam bu kürsüden kibirlenmeyeceğimizi, bu başarının kimsenin kaybı olmadığını söylerken, biz kazanmayı öğrenirken Tayyip bey belki bu sefer kaybetmeyi öğrenmiştir dedik.
Ama görüyoruz ki Tayyip Bey kaybetmeyi, kaybettiğinde hazmetmeyi asla öğrenemiyor.
Ama şunu unutmasın ki sınavın büyüğü gelecek ve o nasıl öğrenmiyormuş millet ona ilk seçimde gösterecek.
3 AYDA SALDIRI BAŞLADI
Önce SGK borçları nedeniyle belediyelerin tüzel kişiliklerine saldırı başladı. Şunu biliyoruz ki sürekli af çıktığı için, daha çok AKP'li belediyelerde borçlar dağ gibi bekliyordu.
Eğri oturup doğru konuşalım, bunun böyle olduğunu benden daha iyi Tayyip bey biliyor, en borçlu belediyelerin AKP'li belediyeler olduğunu, CHP'li belediyelerin borçlarının da büyük bölümünün AKP döneminden kaldığını çok iyi biliyor.
Yemeği AKP yemiş, hesabı faiziyle CHP'den alacak.
Şimdi geldi belediye iştiraklerinde de tahsilata başlıyor. Kanun çıkarması lazımdı yapmadı Cumhurbaşkanı kararıyla yapıyor ki Danıştay'dan bozduramayalım.. Böyle yaparak belediye şirketlerine yöneliyor.
Sanıyor ki bu olunca CHP milletin gönlünde edindiği yerden düşecek.
Sayın Erdoğan bunu yaptığında milletin gönlünden biz düşmeyiz. Bu yaptığınızı Türkiye'de duymayan bir kişi bile kalmayana kadar en güçlü şekilde biz anlatırız ve bu yaptığınız döner yine sizi vurur.
Siz 31 Mart'ta milletin gönlünden düştünüz, yeniden gönlünü kazanmanın yolu çelme takmak değil, yolu hizmette yarışmak.
"YAPTIKLARINIZIN ARKASINDAYIM TAYYİP BEY"
Arkamızdan çelme takıp çirkeflik yaparak biz milletin gönlünden düşmeyiz ama siz gözünden de düşersiniz. Siz kötülüğü yapın milletin gözünden düşün, bir daha da millet size dönüp bakmasın. Ben bu yaptıklarınız hepsinin arkasındayım. Yapın Tayyip Bey...
Milletimiz bilsin ki, yani faizi birikmiş borçları CHP'li belediyelerden kesmek, milletin boğazından kesilmeye çalıştığını millet görüyor.
CHP belediyeciliği sandığınız gibi şeffaf değil kampanyası başlattılar ama içinden çıkamadılar.
Çalıyor ama çalışıyor belediyeciliğinden sonra millet bunlara gereken cevabı vermişti. Şimdi 'tencere dibin kara' gibi iğrenç bir iftirayı kirli ellerle üzerimize sürmeye çalıştılar. Bunun adı konser tartışmasıydı. Bilmiyor mu bizden pahalı konser yapan 46 belediyeyi ortaya koyacağımızı. Biliyorlardı.
Ama güvendikleri şu: Bütün renkler kirleniyordu, birinciliği beyaza verdiler sözüdür.
Bir hesap soracaksanız, Arınç'ın dediği gibi Ankara'yı parsel parsel satanlardan, ya da kendi dediğiniz gibi İstanbul'a ihanet edenlerden sorun. Siz sormazsanız biz soracağız.
"SEÇİMDE KAYBETTİĞİNİ MASADA KAZANMA OYUNU"
Baktılar ne yaparlarsa yapsınlar olmuyor bu kez seçimle kazanamadıkları belediyelerdi masada çalmak için harekete geçtiler.
Türkiye'nin en büyük ilçe belediyesine kayyum atadılar. Attıkları yalanın arkasından çekildiler ama bir gizli tanığın sözleriyle tek sanığa bir aydır iddianame yazamıyor.
Biz Ahmet Özer'in arkasındayız, Ahmet Özer temizdir.
Ardından Ovacık belediye başkanı.. Üç dönemdir kazanır. Kayyum atamaya bahane olur diye taziye görüşmesinden Mustafa Sarıgül'e ceza verdiler. Ona ne ceza verirlerse versinler Mustafa Sarıgül suçsuzdur, tertemizdir, bu partinin evladıdır.
Bu yaşananlar OHAL dönemi yapılan düzenleme yoluyla oluyor. Buna zaman zaman kavga eden Meclis'teki bütün partiler bir araya gelerek çözüm önerdiler. Bu teklifle kayyum uygulamasına son verecek teklifimizi Meclis'e ilettik. Önceki gün de MHP Başkan Yardımcısı bir yasayla kayyum uygulamasına son verilebileceğini söyledi.
Ben AKP'nin kayyum yoluyla yaptığı hesapları bozanlara yürekten teşekkür ediyorum. MHP'ye de diyoruz ki bu değerlendirme bu sefer samimiyse, iktidar ortağınızdan destek bulabilirseniz Türkiye'yi büyük bir cendereden kurtarırsınız.
Bu hafta kendileriyle temas kuracağımızı ifade etmek istiyorum.
DİSK'Lİ BAŞKANA TUTUKLAMA
Bu kez de DİSK Genel İş Sendikası Başkanı Remzi Çalışkan gözaltına alındı. Remzi Çalışkan bizim kıymetlimizdir, emekçinin hakkını savunur. Aldılar, bir şey bulamadılar gizli tanık var deyip tutukladılar.
"TOPYEKUN SALDIRI BAŞLATTILAR"
Bizim belediyeciliğimiz tertemiz. Bizim bu konudaki özenimizi dikkatimizi en üst düzeyde tutmamız lazım. Biz bembeyaz bir partiyiz. Kir önce beyazda kendini gösterir, Tayyip Bey buna güveniyor.
Bir topyekun saldırı başlattıklarına göre milletin temsilcilerinin cevabı da topyekun olmalıdır, olacaktır.
Önemli olan bu iftiralardan yılmamak, bu iftiralara aldırmamak, ayakta durmak, dosta güven, olmayana kaygı vermektir.
31 Mart'ta devletle millet yarıştı, millet kazandı. Bu millet devlet kurmuş bir millettir ve kurulmuş son devleti ilelebet yaşatmaya inanıyoruz ama bazen devletin başına geçen millete buyruk veriyor.
Kenan Evren gibi, millet Kenan Evren'in dediğini değil kendi bildiğini seçti.
Devlet gücünü kullananlar haksızlık yaptılar, millet her seferinde cevabını verdi.
31 Mart'a giderken aynı kibre Tayyip Bey kapıldı, hepimizin vergileriyle ayakta tuttuğu TRT'yi AKP televizyonu yaptı, devletin ajansını parti ajansı yaptılar, milletin karşısına geçip kendi adaylarını seçmesini istediler. Millet onların karşısına geçti bunları seçeceğim dedi.
Önümüzde bir kez daha çok daha acımasızca daha sert ve gözü dönmüş şekilde karşımıza devleti tüm kurumlarıyla dikecekler.
Biz devlet çağırınca askere giden, vergi vereniz. Biz bu devlet ayakta kalsın diye gerekirse can verecek olanız. Ama halkın partisi milletin partisi Türkiye ittifakıyla bir kez daha karşınıza dikilecek ve sizi bir kez daha ve son kez yenecektir.
AYRINTILAR GELİYOR