İzmir’in Karabağlar ilçesindeki 300 yıllık Tahtacı Alevi köylerinden biri olan Uzundere’de, inşa edilen kaçak cemaat yurdu ve Kur’an kursu, büyük tartışmalara yol açmış. İsmailağa Cemati’ne ait olduğu belirtilen yurt ve kurs binası, hem imar planına aykırı şekilde inşa edilmesi hem de gerekli ruhsat başvurusunun yapılmaması nedeniyle büyük tepki çekmişti.
YIKIM KARARINA RAĞMEN İNŞAAT TAMAMLANDI
Ege’de SonSöz’ün haberine göre, bina, 1/1000 ölçekli uygulama imar planında çocuk oyun alanı, park, yol, dere ve ağaçlandırılacak alan olarak belirlenen parselde yükseldi. Karabağlar Belediyesi, kaçak yapıya karşı birden fazla ceza kesmiş ve yıkım kararı almıştı. Ancak, yıkım kararı alınmasına rağmen bina inşaatı durdurulmadı, aksine inşaat işlemleri tamamlandı ve bina kullanıma hazır hale getirildi. Bahçeye dikilen çocuk parkı ve çevresindeki yoğunluk, bölgedeki yaşayanlar ve belediye yetkilileri tarafından dikkatle izleniyor.
YIKIM KARARI UYGULANAMAYINCA YURT FAALİYETE GEÇTİ
Karabağlar Belediyesi, yıkım için 28 Haziran’da bölgeye ekip göndermiş ancak yıkım işlemine karşı büyük bir dirençle karşılaşmıştı. O gün bölgede iş makineleri tarafından yolun kapatıldığını belirten yetkililer, güvenlik zafiyetleri nedeniyle yıkımı gerçekleştirememişti. Yıkım kararının üzerinden üç ay geçmesine rağmen yeni bir adım atılmadı ve söz konusu bina faaliyete başladı. İsmailağa Cemaati ile bağlantılı olduğu öğrenilen yurt, çocuklara eğitim vermek ve tarikat toplantıları düzenlemek amacıyla kullanılmaya başlandı. Haftanın bazı günlerinde yurdun bahçesinde araçlar park ederken, sarıklı ve cübbeli kişilerin ders verdiği de kaydedildi.
BELEDİYE BAŞKANI: BAŞVURU BİLE OLMADI
Karabağlar Belediye Başkanı, Helil İnay Kınay, yapılan işlemlerle ilgili açıklama yaparak “Burasıyla ilgili belediyemize yapılmış tek başvuru dahi yok” dedi. Kınay, yıkım için emniyet güçlerinden yeterli destek alınamadığını belirterek, “Emniyet görevlileri olmadığı için yıkım işlemini gerçekleştiremedik. Biz gerekli yazıları yazdık, süreci takip ediyoruz” diye konuştu. Başkan Kınay, ayrıca bu tür yurtların ve kursların açılmasının yasal düzenlemelere tabii olduğunu, ancak bu yapının hukuki bir zemine oturmadığını vurguladı.
Birçok medya kuruluşu ve televizyon kanalının da hukuksuz imar ve yasa dışı uygulamaları heber yapmak için gittiği bölgede HalkTV muhabiri, kameramanı ve ulaştırma personeli tarikatçılar tarafından taciz edilmişti.
Tarikat faaliyetlerinin gerçekleştirildiği yapıyla ilgili en son açıklama da CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökhan Zeybek'ten geldi. CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökhan Zeybek, “AKP'nin İzmir siyasetinden gelen talimatlarla yıkım yapılmıyor” diyerek, yurdun ruhsatsız ve imar planına aykırı inşa edildiğini vurguladı. Zeybek, “İmar suçlarının kaynağı AKP’dir, hukukun işlediği bir Türkiye’de bu yapının varlığı kabul edilemez” dedi. Karabağlar Belediye Başkanı Helil Kınay da, belediyenin yıkım işlemi için engellemelerle karşılaştığını belirtti. Yıkım için kolluk kuvveti talebinin reddedildiğini ve yasal süreçlerin engellendiğini açıkladı.
Zeybek, "Ocak 2024’ten bugüne kadar gelen kaçak yapının kim tarafından yapıldığı bilinmeyen, ilgililer tarafından sahiplenilmeyen ama devletin gözetiminde ve mahkemenin desteğiyle yürümüş olan kaçak yapının önündeyiz. Türkiye bir deprem ülkesi. 1999 marmara depreminden sonra iktidarın ve yerel yönetimlerin aldığı kararlar ile kaçak yapılar ile ilgili önemli kısıtlamalar getirildi. Pek çok yapı hem projesine uygun yapılmalı hem de projenin denetim şirketi tarafından denetlenmesi gerekir. Görevini eksik yaptığı için ilgili belediye de yapım esnasında neden eksik yapıldığına dair ilgililer hakkında soruşturma açıldığı, ölümlü yıkım olaylarından sonra belediye yetkililerinin tutuklandığını biliyoruz. Hal böyleyken arkamızda gördüğünüz yapının imar planı yok. İmar planı henüz yapım aşamasında. Bölgenin imar planı yok. Bu parselin neresi imara alınacak, neresi donatı alanında kalacak, yol nereden geçecek belli değil. Peki belediyemiz ne yapıyor? Yapı tatil tutanağı tutarak yapıyı mühürlüyor. Kaymakamlığa yazı yazıyor ve yıkım gerçekleşecek bana kolluk gücü veriniz diyor. Kolluk kuvvetleri vermeye yanaşmıyorlar. Niye?
"AKP İZMİR'DEN TALİMAT ALIYORLAR"
AKP’nin İzmir siyasetinde söz sahibi olan etkili isimler var onların talimatı nedeniyle bu işlem gerçekleşmiyor. Son zamanlarda hukuk dışı kararlara bir yenisi daha ekleniyor. İzmir 6. İdare Mahkemesi, Yapı tatil tutanağı ve üzerine vermiş olduğu yıkım kararına da yürütme durdurma kararı veriyor. Kaçak bir yapı, ruhsat yok, proje yok, onay yok, imar planı yok. Yapı tatil tutanağı ve üzerine verilmiş olduğu yıkım kararına karşı yürütme durdurma kararı alınıyor. Devletin hukuk eliyle süreci engellediğini görüyoruz. Kaymakamlığın var olan yıkımın gerçekleşmesi ile ilgili kolluk kuvveti göndermeyerek yıkımı engellediğini görüyoruz. Arkasına her türlü korunan ve kollanan binanın malikleri inşaatın ikinci katına başlıyor. İkinci yıkım kararı alıyor belediye, encümenden geçiyor.
"KAÇAK YAPIYA GÖZ YUMAN BELEDİYELERE DE DAVA AÇILIR"
Yapı tatil tutanağı iki kez tutulduğunda bunun malikleri doğrudan doğruya ceza mahkemelerinde yargılanıyor. Yeni yasaya göre kaçak yapı yapmak aynı zamanda suç. Göz yuman belediyelere de dava açılacağına dair yasa hükmü olmasına rağmen kaymakamlık devreye giriyor, kolluk kuvveti göndermiyor. Belediyenin itirazı üzerine yürütmeyi durdurma kararı kaldırılıyor. Belediyemiz bir kez daha yıkımı gerçekleştirmek için kolluk kuvveti istiyor ancak ülkenin içinde bulunduğu durum gerekçe gösterilerek gereken yapılmıyor. Tek adam rejiminin, devlet eliyle nasıl kaçak yapı yapıldığının göstergesi. Sağ tarafta bulunan gecekondu mahallesi yıllardır olan bir mahalle. Herhangi bir yurttaşımız evinin üzerine bir kat yapmak istese belediyeden onay alamamaktadır. İmar planları kesinleşmediği için yurttaşlara bekleyin denmektedir. Malikler, devletin kendine koyduğu bu kuralı tanımakta ve çivi çakmamaktadır.
"İMAR SUÇLARININ KAYNAĞI AKP’DİR"
İş gerçekleşmeden önce uyarıyı yapmak gerekir. Kente karşı imar suçlarının kaynağı ve nedeni AKP’dir. AKP kaçak yapılaşmadan beslenen siyasal hareket olduğunun göstergesi bugün arkada gördüğümüz manzaradır. Hukuka saygılı kalınmalı ve bu süreci takip edeceğiz. Her türlü toplumsal olayda kolluk güçlerini yurttaşımızın karşısına diken devlet, Esenyurt’ta belediyeye girmek için nöbet tutan belediye meclis üyelerine duvar oluşturan çevik kuvvetler, gözümüzün önünde gerçekleşen cemaate ait olan kaçak yapının yıkılmasının engellenmesi için türlü bahanelere dayanarak gelmiyor?
"UTANÇ VERİCİ BİR NOKTADAYIZ"
Belediye başkanımızın size yazmış olduğu yazıya cevap verin ve kolluk güçleriyle birlikte yıkımın gerçekleşmesine yardımcı olun. Bunun arkasında siyaset var. Siyaset olduğu için yıkım gerçekleşmiyor. Eğitim çağında bulunan çocukların olduğu yapıda işletme ruhsatının da olması gerekir. İçindeki donanım miktarının yeterliliğinin belediye tarafından onaylanması gerekiyor. Ne proje var, ne uygun bir deneyim var, kayıt yok. Güvenliğinden öte bu yapı kaçaktır. Belki plan gereği yeşil alanda belki donatı alanda kalacak. Yapılan işlem 21. Yüzyılda, deprem riski taşıyan bir ülkede geldiğimiz nokta açısından utanç vericidir. " cümlelerini kaydetti.