Gelecek Parti lideri Ahmet Davutoğlu, eski partisi AKP'ye geri dönüş iddialarını Gazeteci İsmail Küçükkaya'ya yanıtladı. Davutoğlu, "1 Türkiye'de büyük bir kararsız kitlesi var. Bunlar CHP'li değil. Artık bir sonraki seçime odaklanıp kararsız olma durumunu kaybettiler. Ancak AKP tabanı bir alternatif arayışı içinde. Geçmişte yüzde 49 bandında oy veriyorlardı. Artık bu yok. Çünkü ilklerinden koptu. Bu ilkeler biziz. Yasaklara karşı, yoksulluğa karşı, yolsuzluğa karşı. Biz bu ilkleri taşıyoruz. Bu AKP'ye geri döneceğim demek olmuyor. Ben onların içinden çıktım. Ben sizden kopmadım. Siz ilklerinizden koptunuz. Suriye'de yaşananlar belli. Eğer devletimiz isterse ben bütün bilgi birikimimi kullanırım. Bu devletin İhtiyaç hissettiği anda bir destek mesajıdır. Sayın Demirel beni arayıp rapor isteyince ben bunu emir olarak almıştım. Belli bir olgunluğa gelip bu millete borçlu hisseden bir siyasetçiyim. Suriye, Irak konusunda elimden geleni yaparım. Aslında söylediğim şeyler AKP seçmenine dönüktür.
Suriye konusu
Ekranda izleyenler de kendine sorsun Suriye konusunda bana edilmedik hakaret kalmadı. Birçok ülkede başarıyla uygulanan bir doktrindir. Odak Suriye'ydi ama benimle ilgili olan her şeye saldırıldı. İktidardan tek bir kişi, bu konuyu birlikte yaptık demedi. Herkesi adalete davet ediyorum. 4 ay önce Esad ile görüşme için hızlanmıştı. Esad asıl aktör değildi. İktidar suçu bana attı. Şimdi benim dışımda herkes Suriye fatihi.
Suriye'den ne kazandık?
Suriye'de dengeler değişti. Ne kazandı Türkiye? Komşularla 0 sorun ve bölgesel etkinlik şiarıyla başbakanlığa başladım. Hiçbir sınır doğal değil. En yapayı da Suriye. Neden Suriye önemli? Suriye sınırı dümdüz bir alan. Haleğ ve Gaziantep arasında tren projemiz vardı. Şimdi aktive edebiliriz. Bir üçüncüsü de Doğu Akdeniz. Suriyedeki yönetimin değişmesi Doğu Akdeniz'deki dengeleri değiştirir.
Politika doğru yürürse, şimdi oturup çalışmak lazım. Tüm etnik kimlikler orada yaşamaya devam ediyor. Suriye ile barış için Suriye'de barış olması lazım. 1 Levant Projesi: Suriye, Ürdün, Lübnan, Türkiye çağında Vizesiz ticaret uygulaması istemiştik.
Sıuriye'de Suriye halkı kazandı. Suriye'deki tüm gruplar Türkiye'ye minnet duyuyor. Geçiş hükümeti martta kurulacak. Türkiye akıllıca ki Hakan Fidan'ın tutumu doğrudur. MİT başkanının oraya gitmesini doğru buluyorum. MİT tüm grupları tanıyor. Kamusal görünüm itibariyle sivil bir karşılaşma olmalıydı.
Orada büyük katliamlar yapıldı. Ama o topluluğu tehdit gibi görmek Esad'ın yaptığından farksız olur. Kazanımın en büyüğü milyonlarca Suriyeli genç Türkçe biliyor. Esad oradayken hiçbiri dönemezdi. Şimdi gidecekler. Ben de tereddüt ettim önce. Bir Haleplinin sözü beni etkiledi. 9-10 yaşında evinden çıkan çocuk. Doğal bir şey yaşandı. Peki kim kazandı? Türkiye kazandı. Muhalefetin Suriye tutumu çok yanlıştı.
Gazze ve İsrail tehdidi
Neşteri iktidar kendine atmalı. Gençlerin açtığı pankart yüzünden gözaltına alınması yanlıştı. Gazze konusunda da mektuplar yazdım Cumhurbaşkanına. Hala hava sahamız İsrail'e açık, hala İsrail'e yakıt gidiyor. Neden durdurmadınız. Türkiye'nin Suriye politikası ne kadar doğruysa Gazze politikası o kadar yanlıştı. " dedi.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin açıklamaları hakkında, "Bahçeli'nin karşı söylemleri güzel söylemler. Kardeşlikten bahsediyor. Önceki çözüm süreci başladığında silahların bırakılması konuşuluyordu. Stratejik bir hamleydi. Orta Doğu ne zaman karışsa mağdur Kürtler oluyor" ifadelerini kullandı.
"Öcalan ev hapsine çıkabilir"
Davutoğlu, "Öcalan ev hapsine çıkabilir. Bu tür adımlar atılabilir. DEM Başkanı Bakırhan'ın konuşmasını övdüm çok güzeldi. Devlet aynı zamanda Kürtlerin de devletidir. Bizim barıştırmaya ihtiyacımız var" ifadelerini kullandı. "Umut hakkı hukuki bir kavramdır. Ama gelecek için bu mesela kapanacaksa. İnsanlar dağlarda tüketilmeyecekse bunu stratejik bir planla ele alırsınız. Erdoğan ve Bahçeli'nin açıklamaları arasında çelişkiler var." dedi.