Hatay’da rezerv alan tartışmaları sürerken yurttaşların kurduğu Barınma Hakkı Platformu, Gültepe ve Turunçlu Mahallerinde basın açıklaması gerçekleştirdi. Basın açıklaması sırasında "Evimizi, sokağımızı, mahallemizi terk etmiyoruz, Mahallemize sahip çıkıyoruz" pankartını açan yurttaşlar, depremin üzerinden 19 ay geçmesine rağmen birçok temel ihtiyaçlarının karşılanmadığını vurguladı.
Yaptıkları açıklamada yetkililere seslenen depremzedeler, "Her mahalleden gelenler olarak Gültepe'den başlayarak yıkımları durduracak, Turunçlu’dan başlayarak terk edildiğimiz belirsizliklerle mücadele edeceğiz" ifadelerini kaydederek kentin her yerinin talan edildiğini ve her bir karesinin satılma riski ile karşı karşıya olduğunu belirtti.
"REZERV ALAN YASASI İPTAL EDİLMELİ"
Düzenledikleri eylemde, barınma haklarının korunması ve yerel toplulukların yaşadıkları bölgelerde haklarının savunulması çağrısında bulunan depremzedeler, Alpet İstasyonundan Defne Kaymakamlığı’na doğru yapılan yürüyüşün ardından eylemi sonlandırdı.
Barınma Hakkı Platformu'nun gerçekleştirdiği basın açıklamasında, "6 Şubat depremlerinin üzerinden neredeyse 19 ay geçti. Hatay halkı olarak bizler, tam 19 aydır eğitim, sağlık, ulaşım, temiz su ve elektrik gibi temel ihtiyaçlarımıza dahi erişemiyoruz. Kentimiz topyekün bir talan altında. İktidar kentte saldırılmadık tek bir alan bırakmamaya and içmiş durumda.” ifadeleri kullanıldı.
“Rezerv alan yasası ilanı ile birlikte hiçbir gerekçe gösterilmeden rezerv alan içerisine alınan ilk mahallerden biri olan Turunçlu mahallesi bir süre sonra yine hiçbir gerekçe gösterilmeden rezerv alandan çıkarıldı.” denilirken geçtiğimiz hafta yayınlanan haritayla mahallenin yeniden rezerv alan içinde olduğunu öğrendikleri iletildi.
Açıklamada, “Bizler için hayati öneme sahip olan barınma hakkımız için her gün yeniden kaygılanmak istemiyoruz! Bizleri soru işaretlerine, güvensizlik ve kaygıya iten rezerv alan yasası ivedilikle iptal edilmelidir! “ ifadeleri kullanıldı.
HATAY'DAKİ MOLOZ SORUNU
“Depremden sonra canlarını, işini, memleketini kaybetmiş Hataylılar olarak kentimizde, toprağımızda, sokağımızda, evimizde kalma iradesi gösterdiğimiz için, burada olduğumuz ve gitmediğimiz için adeta cezalandırılıyoruz. Kontrolsüz yıkımlar esnasındaki sarsıntılarda deprem kaygısı ile kapıya koşuyor, toz ve asbest içinde soluk almaya çalışıyoruz. Moloz ayrıştırmaları bahçelerimizde yapılıyor neredeyse.” açıklamasında bulunan yurttaşlar, penceresini bile açamadıkları halde sahip çıktıkların evlerinin yıkılma tehlikesiyle karşı karşıya olduklarını belirtti.
Depremzedeler, Bakan Özhaseki’nin "Az hasarlı ve hasarsız binaları yıkmayacağız, tadilatını yapın evlerinize geçin" sözlerini anımsatarak “Kalıcı konut teslimi bu denli geciktiği için elimizde kalan son parayla yaptırdığımız prefabrik evlerin de yıkılacağı söyleniyor. Aylar geçmiş olmasına rağmen nitelikli barınma koşullarını sağlamayanların bu acımasız tutumu kabul edilemez.” dedi.
REZERVLERE KARŞI MÜCADELE VURGUSU
Evlerini korumaya çalışırken kendi evlerinde, mahallelerinin göbeğinde tehdit edildiklerini ifade eden depremzedeler, “Buradan yetkililere bir kez daha sesleniyoruz! Her mahalleden gelenler olarak Gültepe'den başlayarak yıkımları durduracak, Turunçlu’dan başlayarak terk edildiğimiz belirsizliklerle mücadele edeceğiz." açıklamasını yaptı.