Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nin verdiği haklarının iadesine ilişkin kararı Yargıtay tarafından kaldırılan Van Büyükşehir Belediye Eş Başkanı DEM Parti'li Abdullah Zeydan "Bizler memnu haklarımızı bakkaldan, marketten almadık" dedi.
Van Emek ve Demokrasi Platformu, kayyum siyaseti ve Yargıtay’ın Zeydan’ın memnu haklarının iadesiyle ilgili kararına ilişkin basın açıklaması yaptı.
Toplantıda Abdullah Zeydan şöyle konuştu:
"2023 yılında Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nin memnu haklarımı iade eden kararı hukuka uygundur. Bu mahkemeler siyasi partilerin, iktidarın talimatıyla bizi yıllarca zindanlarda çürüten mahkemelerdir. Bize zulüm eden mahkemelerdir. Bu mahkemelerin bize kıyak geçip torpil geçip memnu haklarımızı Anayasa'ya aykırı bize verdiklerine kimi inandırabilirsiniz? Hukuka uygun bir karar verilmiştir ve kesinleşmiştir. Biz bu memnu haklarımızı aldığımız kararları bir bakkal, marketten almadık. Biz bu ülkenin mahkemelerinden aldık."
"AİHM kararları bağlayıcıdır"
"Türkiye Cumhuriyeti Devleti bir hukuk devletidir ve Anayasasının 90. Maddesine göre Avrupa insan hakları mahkemesinin kararları bağlayıcıdır. Bugün mahkumiyete konu olan bu dava, ve şu an Diyarbakır’da devam eden her iki davada AİHM hükümeti mahküm etmiştir. Ben ve benimle o dönem rehin alınan bütün milletvekillerinin siyasi emirle hükümetin talimatıyla yargıçların hükümetin emrini yasayı ve Anayasa’yı bilerek ve isteyerek ihlal ederek bizi mahkum ettiğini AİHM Dünyaya ilan etmiştir ve biz bu hükümetten 500’er bin TL para aldık. Madem siz biz AİHM kararlarını uygulamıyoruz, takmıyoruz hatalıdır diyorsanız neden o tazminatları bize ödediniz. AİHM kararları bağlayıcıdır. Bu bile başlı başına bu sürecin bir hukuk süreci olmadığının kanıtıdır."
"Ali Cengiz oyunlarından vazgeçin"
Verilen kararın hukukta hiçbir dayanağının olmadığına işaret eden Zeydan, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) ve Yargıtay 3’üncü ceza dairesi tarafından daha önce verilen kararlara işaret etti.
Demokrasiyi, hukuku, adaletin ayaklar altına alınarak irade gaspına girişildiğini ifade eden Zeydan, “Bu bir avuç, hırsızlık ve talan peşinde koşanların talebidir. Türkiye’nin geleceğini bu hırsızlara kurban etmeyin. Hukuka, adalete ve bu halkın iradesine saygı duyun. Eğer biz bu halka laik bir yönetim ortaya koyamayacaksak, kendinize güveniyorsanız gelin sandık kuralım, kararı da halk versin. Ali Cengiz oyunları, hukuk ve yargı kumpasları ve tuzaklarıyla bu halkın iradesine gasp girişiminden vazgeçin” şeklinde konuştu.
Halkın gücünün üzerinde başka hiçbir gücün olmadığını dile getiren Zeydan, “Dönemsel olarak, sopa, darbe, gasp ve kumpaslarla halkın iradesine çökmeye çalışanlar her zaman kaybetmiştir. Hukuku, adaleti, halkın iradesini savunanlar ise her zaman kazanmıştır. Bu kumpaslar ve tuzaklar karşısında halk iradesi kazanacaktır” dedi.
Van Emek ve Demokrasi Platformu adına açıklama yapan Avukat Jiyan Özkaplan şunları söyledi:
"Yargının siyasetin aracı"
"Söz konusu Kürt olan siyasetçiler olduğunda yargının siyasetin aracı olduğu ve hukuk siyasi iktidarın çıkarı için araçsallaştırıldığı açıkça görülmektedir. Bizler biliyoruz ki Yargıtay aleyhe hüküm doğurmayacak şekilde karar vermeyerek Kürt halkının iradesinin gaspının önünü açmayı amaçlamaktadır. Kaldı ki aynı Yargıtay Ceza Dairesi en son 2019 yılında benzer konuda memnu hakların iade edilmemesi hususunda verdiği kararda geriye yürümezlik ilkesini esas alırken, Abdullah Zeydan söz konusu iken hukuk genel ilkelerini bir tarafa bırakmayı da ihmal etmemiştir."