Trump’ın “Önce ABD” planı Türkiye’yi zora sokabilir

Trump’ın “Önce ABD” planı Türkiye’yi zora sokabilir
Donald Trump’ın yeniden ABD Başkanı seçilmesi, dünya ekonomisinde dalgalanmalara yol açarken, Türkiye’nin en büyük ihracat pazarı olan euro Bölgesi’nde ciddi endişelere yol açtı.

ABD'nin ikinci kez başkanı seçilen Donald Trump’ın "Önce Amerika" sloganıyla ortaya koyduğu yeni ticaret politikalarının, ABD-AB ilişkilerini zorlayacağı öngörülüyor.

ABD’nin Avrupa’ya uygulamayı planladığı ek gümrük vergileri, euro bölgesi ekonomilerini 2025 yılına kadar resesyona sürükleyebilir.

Trump’ın başkanlık döneminde, ABD’nin dış ticaret politikalarının daha korumacı bir hal alacağı konuşuluyor. Avrupa’ya yönelik getirilecek yeni gümrük vergilerinin, AB ile ABD arasındaki yaklaşık 1 trilyon dolarlık ticaretin akışını tehlikeye atması bekleniyor.

EN BÜYÜK ZARARI ALMANYA GÖREBİLİR

Özellikle Almanya, yeni tarifelerden en fazla zarar görebilecek ülkelerden biri olarak öne çıkıyor. Almanya'nın otomotiv sektörüne yönelik bu ek vergiler, ülkenin ekonomik büyümesini ciddi şekilde yavaşlatabilir. Hollanda merkezli yatırım bankası ING’nin analizine göre, bu yeni ticaret politikalarının etkisi 2025 yılına kadar hissedilebilir, bu da; Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) faiz oranlarını daha da düşürmesine neden olabilir.

EURO BÖLGESİ'NDE 260 MİLYAR DOLAR KAYIP BEKLENİYOR

Avrupa’daki ekonomik kayıpların boyutuna dair yapılan tahminler dikkat çekti. Hollandalı yatırım bankası ABN Amro, Trump’ın gümrük tarifelerinin euro bölgesinde yaklaşık 260 milyar dolarlık bir ekonomik kayba yol açabileceğini öngörüyor. Bu, bölgenin gayri safi yurt içi hasılasının (GSYH) yüzde 1,5'ine denk geliyor. Almanya için bu kaybın daha da büyük olması bekleniyor; ülkenin büyüme kaybının yüzde 1,5 civarına ulaşabileceği tahmin ediliyor. Fransa ve İtalya gibi diğer büyük ekonomiler de benzer şekilde olumsuz etkilenecek.

Goldman Sachs, Trump’ın gümrük vergilerinin euro bölgesi GSYH’sinde yüzde 1'lik bir daralma yaratabileceğini öngörürken, UBS ve Natixis gibi büyük finansal kurumlar bu daralmanın yüzde 0,5 ila yüzde 1 arasında olacağını tahmin ediyor. Bu olasılık, euro bölgesi’nin 2025 yılı sonlarına doğru resesyon riskiyle karşı karşıya kalacağına işaret ediyor. Bu durum, ECB’nin faiz oranlarını daha da düşürmesini zorunlu hale getirebilir.

ALMANYA'DA SİYASİ VE EKONOMİK BELİRSİZLİK

Trump’ın seçilmesinin sadece ekonomik etkilere yol açmakla kalmayacağı, aynı zamanda Avrupa’daki siyasi dengeleri de sarsacağı yönünde tahminler yapılıyor. Almanya’da Başbakan Olaf Scholz, ABD seçimlerinin hemen ardından Maliye Bakanı Christian Lindner’i görevden alarak erken seçim olasılığına kapı aralamıştı. Bu siyasi kriz, Almanya’nın ekonomik istikrarını daha da zorlayabilir yönünde görüşleri ortaya çıkardı. Almanya'nın, ABD’nin ticaret politikalarından en fazla etkilenen ülke olması bekleniyor. Avrupa’daki diğer ülkelerle birlikte, Almanya da Trump’ın korumacı ticaret önlemlerinin olumsuz etkilerini uzun yıllar boyunca hissedebilir.

ÇİN'E YÖNELİK VERGİLER, AVRUPA PAZARINI SARSABİLİR

Trump’ın Çin’e uygulamayı planladığı yüzde 60’lık gümrük vergisi de Avrupa için yeni bir tehdit oluşturuyor. Çin’in, bu vergilerden kaçınmak için Avrupa pazarına yönelmesi, özellikle Avrupa’nın tekstil ve elektronik gibi sektörlerini olumsuz etkileyebilir. Bu durum, Avrupa’daki iş gücü ve üretim sektörlerini daha da zora sokabilir.

DOLARIN GÜÇLENMESİ VE GELİŞEN PİYASALAR ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ

Trump’ın yeniden başkan seçilmesiyle birlikte doların diğer para birimleri karşısında güçlenmesi bekleniyor. Dolar endeksi, Trump’ın zaferinin ardından yüzde 1’lik bir artışla 105 seviyesini aşmış durumda. ING ve MUFG gibi önde gelen finans kurumları, doların diğer büyük para birimlerine karşı değer kazanarak, euro/dolar paritesinin 1,05 seviyelerine gerileyebileceğini öngörüyor. Bu durum, gelişmekte olan ülkeler için daha pahalı borçlanma anlamına gelebilir ve Türkiye gibi ülkelerde döviz kurunun dalgalanmasına, hatta olumsuz ekonomik etkilere yol açabilir.

TÜRKİYE'NİN İHRACATINA ETKİSİ

Trump’ın ticaret savaşları, Türkiye gibi gelişmekte olan ekonomiler üzerinde de baskı yaratacaktır. Euro bölgesinde yaşanacak olası bir ekonomik yavaşlama, Türkiye’nin en büyük ihracat pazarını doğrudan etkileyebilir. Bunun yanı sıra, döviz kurlarındaki dalgalanmalar Türkiye’de hisse senedi piyasaları ve tüketici fiyatları üzerinde baskı oluşturabilir. Türkiye'nin dış ticaret dengesi, Trump’ın yeni ticaret politikalarından en fazla etkilenecek alanlardan biri olabilir.