MHP’li ismin oğlunun göçmen kaçakçılığı yaparken çakarlı araç kullandığı ortaya çıktı

MHP İstanbul İl Yönetimi’nde bulunan Güven Adıgüzel’in oğlu Tunahan Adıgüzel’in de adının karıştığı PKK’lılarla göçmen kaçırma operasyonunu gündeme getiren gazeteci İsmail Saymaz, bugün yazdığı yazıda çarpıcı ayrıntılara yer verdi.

Kaçakçılığa ilişkin ses kayıtları ve ifade tutanaklarına ulaştığını belirten Saymaz, Tunahan Adıgüzel’in, göçmen kaçakçılığı işini çakarı araçlarla ve polis kimliği kullanarak yaptığını aktardı.

‘KİRALADIĞIM’ DEDİĞİ ARAÇTA ‘ÇAKAR’ ÇIKTI

Yazısında, tekneye bindirilen kaçaklardan Osman Tosun’un bu bilgiyi doğruladığını kaydeden Saymaz, Tosun’un 22 suç kaydı olduğunu ve cezaevinde yatmamak için Telegram’da tanıştığı bir yabancı numarayla bağlantı kurduğunu ileri sürdüğünü belirtti.

Saymaz, Tosun’un, “Bağlantı kurduğum kişi 28 Mayıs 2024’te Gürpınar’da yolda beklememi ve çakarlı bir Mercedes aracın beni alacağını söyledi. Aracı kullanan, Adıgüzel’di.’ Bu, Adıgüzel’in ‘Kiraladım’ dediği, 34 DHG 443 plakalı araç.” ifadelerini kullandığını aktardı.

POLİS KİMLİĞİ KABUL ETMİŞ

İsmail Saymaz, yakalanan diğer kaçaklardan biri olan Zeynel Sarıtoprak’ın uyuşturucudan 5 kaydının olduğunu ileterek “Sarıtoprak, verilen konuma geldiğinde, Mercedes’e bindirildiğini, araçta ‘Reis’ denilen bir kişinin olduğunu belirterek, ‘Bu kişi kendimizi güvende hissetmemiz için polis kimliği gösterdi’ diye konuşuyor. Kastettiği kişi, Adıgüzel. Adıgüzel, polis kimliğimi kabul ediyor. ‘Üzerimden çıkan kimlik Polis Derneği üyeliğine dair kimliktir’ diyor.” ifadelerini kaydetti.

MHP’Lİ ADIGÜZEL VE OĞLUNUN KONUŞMASI

İsmail Saymaz, yazısında MHP’li Adıgüzel ve Türkiye’de karıştığı suçlardan ötürü Atina’ya iltica eden Cihanay Adıgüzel’e ait olan ses kayıtlarında Cihanay’ın bir adrese 14 bin Euro bırakıldığını söylediğini iletti ve “ Bu paranın 5 bin Eurosu’nun ‘Nafiz abi’ adlı kişiye verilmesini belirterek, şunları söylüyor:
‘İstersen hepsini yanında al baba, sende kalsın. 5 bin Euro’sunu verirsin Nafiz abiye, gerisi bizim.’ Cihanay Adıgüzel, babasına ‘Hemen çıkıyor musunuz? Çok iyi olur ya baba’ diyor.” ifadelerini kaydetti.

Cihanay ve kardeşi Tunahan Adıgüzel’in konuşmaları ise şu şekilde:
Cihanay: Ne yaptınız?
Tunahan: İyi, babamlar çıkmış mı?
Cihanay: Babamlar şimdi çıkıyorlar.
Tunahan: Yetişecekler o zaman.
Cihanay: Yetişirler mi sence? Üç-dört saate yetişemezler mi?
Tunahan: Yetişirler gibi duruyor. Basarlarsa yetişirler.
Cihanay: Şeyle geliyorlar ya, bizim meclis arabasıyla, reisin çakarlar-makarlar, nasıl yetişemiyorlar abi? Yetişirler her türlü. Zaten 7.30-8’de geliyor tekne.
Cihanay: Babam iniyor ya yolcuyu almak için. Babamla birlikte in, üç araba, yolcuları bırak. Babam alsın şeyi, Nafız abi, kadınla çocukları alsın.

HDP PARTİ MECLİSİ ÜYESİNİ DE KAÇIRIYORMUŞ

Tunahan Adıgüzel ve suç ortaklarının 28 Mayıs 2024 tarihinde limandan çıkarken durdurulduğunu kaydeden Saymaz, “Kaçakların teknesi de yakalanıyor. Kaçakların arasındaki Türklerden Osman Tosun’un 22 suç kaydı var. Mehmet Taşkın, cinayetten hükümlü. Zeynel Sarıtoprak’ın uyuşturucudan beş davası görülüyor.” açıklamasında bulundu.

Teknede yakalanan kaçakların arasında HDP’nin Parti Meclisi Üyesi Hazal Karabey’in de bulunduğunu aktaran Saymaz, Karabey’in PKK üyeliğinden yargılandığını ifade etti.

Karabey’in geçtiğimiz yıl 13 Ekim’de PKK’ya katılmak üzere sınırı geçmeye çalışırken ele geçirildiğini ve yanında da terör bağlantılı Ronayi Tunç’un olduğunu belirten Saymaz, “Bu iki kişiyi Ağrı’ya getiren aracın, HDP Ağrı Milletvekili Heval Bozdağ adına tahsisli olduğu anlaşıldı. Hatta bu kişileri Bozdağ’ın getirdiği ileri sürüldü. Bozdağ’ın şoförü de tutuklandı. Karabey ve Tunç’a silahlı örgüt üyeliğinden dava açıldı.” ifadelerini kullandı.

Saymaz, tahliye edilen Karabey’in yurt dışına kaçmak için Tunahan Adıgüzel ile anlaştığının görüldüğünü ifade etti ve Karabey’in tekneden yakalanmasının ardından verdiği ifadeyi paylaştı.

Karabey, teknede yakalanınca verdiği ifadede, “Terör örgütü suçlarından davalarım var, halen devam ediyor. Bundan dolayı yurt dışına kaçmayı düşünüyordum. İsviçre’de erkek arkadaşım var. Ona iltica edeceğimi söyledim. İrtibat ve görüşmeleri ayarladı. Beni 28 Mayıs’ta aradı. Gürpınar’a gitmemi söyledi. İsmini söylemek istemediğim arkadaşımdan rica ettim ve beni erkek arkadaşımın attığı konuma bıraktı. Gereken tüm maddi işlemleri erkek arkadaşım halletti.” ifadelerini kullandı.