Osmanlı Ocakları Başkanı Canpolat’a dolandırıcılık davası
Milli Emlak Müdürlüğü’ne ait İzmir Çeşme’deki bazı hazine arazilerinin satışı vaadiyle bir iş insanını dolandırdığı iddiasıyla tutuklanan eski Osmanlı Ocakları Başkanı ve Ocak Partisi Genel Başkanı Kadir Canpolat’ın da aralarında bulunduğu 4 kişi hakkında 15 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı. T24’ten Asuman Aranca’nın haberine göre; İddianamede Canpolat ve diğer sanıkların, iş insanı İbrahim M.’den toplam 13 milyon 650 bin lira alarak, “siyasi parti, vakıf veya dernek tüzel kişiliklerinin araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık” suçunu işledikleri belirtildi.
MHP İl Başkanı, eski Ülkü Ocakları yöneticisini kaçırıp işkence yapmış
Hakkındaki iddiaları reddeden Canpolat, iş insanı tarafından eşinin hesabına gönderilen paraların, “kendisinin elden verdiği paranın geri ödemesi” olduğunu öne sürdü. İddianameyi değerlendiren Ankara 36. Ağır Ceza Mahkemesi ise görevsizlik kararı vererek dosyanın dolandırıcılık suçuna bakmakla görevli ihtisas mahkemesine gönderilmesine hükmetti.
“ARAZİ HAKKI CANPOLAT’TA”
Ankara Başsavcılığı’nca hazırlanan iddianamede, Aydın’da inşaat işleri yapan iş insanı İbrahim M.’nin şikayet dilekçesine yer verildi. Buna göre elindeki inşaat projesini bitiren İbrahim M., yeni proje için araştırma yapmaya başladı. Bu kapsamda hazine arazilerinden satılan taşınmaz olup olmadığını ve hukuki zeminde almak için arayışa geçen İbrahim M., bu süreçte daha önceden tanıdığı Şükrü Gök isimli kişi tarafından, ‘Ankara'da bu işlerin başvuru ile olmadığını, tanıdığı olmazsa başaramayacağı’ gerekçesiyle İbrahim Açar ile tanıştırıldı.
Açar da iş insanı İbrahim M.’ye ‘daha önce de bu şekilde hazine arazisi işini bitiren kişi olarak’ Canpolat'tan bahsederek, ‘devlete ait bazı arazileri verme hakkının Canpolat’ta olduğunu, devlete, hükümete, belirli bir siyasi anlayışa yakınlığıyla bilinen Kadir Canpolat tarafından tahsis işlemlerinin yapıldığını, almak için bu şahısla anlaşmak zorunda olduğunu’ söyledi.
60 MİLYONLUK ANLAŞMA
Bu nedenle aynı zamanda Ocak Partisi’nin genel merkezi olarak kullanılan Osmanlı Ocakları Genel Merkezi'ne giderek Canpolat'ı makam odasında ziyaret eden İbrahim M., görüşme sırasında istediği hazine arazilerinden bahsetti. Canpolat ise istediği arazileri “unutmasını” söyleyerek, İzmir Çeşme Germiyen mevkiindeki arazileri vermeyi teklif etti, bunların satılmasının kendi onayı ile olabileceğini söyledi.
Yaptığı araştırma sonucunda İbrahim M., teklifi mantıklı buldu. Bu aşamada Canpolat, iş insanı İbrahim M.’ye ‘ortağı ve resmi işlerde desteğini aldığını söylediği eski Büyük Türkiye Partisi Çankaya İlçe Başkanı Elif Erol ile kazancını paylaştığından bahsetti. Yapılan görüşmeler sonucunda İbrahim M. ve Canpolat arazilerin alımı için 60 milyon liraya anlaştı.
PARALAR EŞE GİTMİŞ
Bu kişiler olmadan işin yürüyemeyeceği hissine kapılan İbrahim M.’ye, görüşmeler sırasında üst düzey bürokratlardan, Cumhurbaşkanı'ndan, bir siyasi parti başkanı ile olan muhabbetlerinden bahsedildi. Daha sonra işlerin başlatılması için iş insanından 5 milyon 550 bin lira istendi. İş insanı da söz konusu parayı kendisini Canpolat ile tanıştıran İbrahim Açar’ın hesabına gönderdi. Açar da bu paranın içerisinden 300 bin TL alırken, kalan miktarı Canpolat'ın eşi Ebru Canpolat'a ait hesaba gönderdi. Süreç içerisinde masraf adı altında kendisinden peyderpey para istenen İbrahim M., bu şekilde toplam 13 milyon 650 bin lira para ödedi. Bir müddet sonra dolandırıldığını anlayan iş insanı; Canpolat, Elif Erol, İbrahim Açar ve Şükrü Gök’ten şikayetçi oldu.
Levent Yüksel ve ünlü cerrah Ömer Özkan'ın sesiyle dolandırıcılık
Şüphelilerden İbrahim Açar'ın, müşteki İbrahim M. tarafından yapılan 4 milyon liralık para transferlerinden birini bankadan çekerek şüpheli Elif Erol'a teslim etmesi amacıyla Levent Aydın isimli bir kişiye teslim ettiği belirtilen iddianamede, Aydın'ın söz konusu parayı Kızılcahamam'daki bir yere gömerek gaspa uğradığını iddia ettiği, sonradan da paraları gömdüğü yerden alarak iade ettiği kaydedildi. Böylelikle Aydın da iddianamenin şüphelileri arasına girdi.
CANPOLAT’TAN SAVUNMA
Şikayet üzerine başlatılan soruşturma kapsamında gözaltına alınan 7 kişiden 4’ü isim ifadelerinin ardından tutuklandı. Yapılan araştırmada iş insanının, Canpolat ve diğer isimlere gönderdiği paralar ve şüpheliler arasındaki baz birliktelikleri de kayıtlarla tespit edildi.
Dolandırıcılara 1 milyon lirasını kaptırmıştı: İkinci kattan düşüp hayatını kaybetti
İddianamede yer verilen ifadesinde Canpolat hakkındaki iddiaları reddederken, iş insanı ile Kuşadası’nda yapacağı bir inşaattan pay vermesi karşılığında anlaştıklarını, bu kapsamda kendisinin iş insanı İbrahim M.’ye 9 milyon 650 bin lira parayı elden verdiğini öne sürdü. İbrahim M.’nin arsa alım ve inşaat işini yapamadığını, bu nedenle parasını iade amacıyla eşinin hesabına gönderdiğini ileri süren Canpolat, müştekiden 500 bin lira da alacağının kaldığını iddia etti. Kendisinin bu konuyla ilgili müşteki İbrahim M. ve Açar’dan şikayetçi olduğunu ancak takipsizlik kararı verildiğini kaydeden Canpolat, kesinlikle milli emlak işiyle uğraşmadığını söyledi.
İNANÇ OLUŞTURARAK DOLANDIRICILIK
Ancak şüpheli ifadelerine itibar etmeyen savcılık; Canpolat, Elif Erol, Levent Aydın ve İbrahim Açar hakkında iddianame düzenleyerek dava açtı. Canpolat’ın 9 milyon 650 bin lira parayı elden teslim etmesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğu belirtilen iddianamede, elde edilen delillerden müştekinin, şüpheliler tarafından toplam 13 milyon 650 bin lira dolandırıldığı ifade edildi.
İddianamede, “Canpolat’ın gerek Osmanlı Ocakları Derneği Başkanlığı gerekse Ocak Partisi Başkanlığı'nın getirdiği siyasi yetkinlik doğrultusunda, Elif Erol'un Milli Emlak Genel Müdürlüğü bünyesinde mevcut ilişki ve etkisi de kullanılarak ve vekalet vermesi sağlanan Levent Aydın vasıtası ile işlemleri gerçekleştirilerek İzmir Çeşme İlçesi Germiyen köyündeki hazineye ait arazilerin müşteki adına satışının temin edileceği inancı oluşturularak dolandırıldığı” anlatıldı.
DOSYA EL DEĞİŞTİRECEK
“Kamu kurum ve kuruluşları vb. tüzel kişiliklerin araç olarak kullanılması ve kişinin kendisini bu kurumların çalışanı olarak tanıtması veya ilişkili olduğunu söylemesi ve siyasi parti, dernek, tüzel kişiliklerin araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık” suçunu işledikleri belirtilen iddianamede, şüphelilerin 15 yıla kadar hapisle cezalandırılması istendi.
Öte yandan iddianamenin gönderildiği Ankara 36. Ağır Ceza Mahkemesi, dava konusu suçun ihtisas mahkemesinin görev alanına girdiği gerekçesiyle, dosyada görevsizlik kararı verdi.
Kaynak:Haber Merkezi