Yılmaz Tunç’dan kötü muamele iddialarına yanıt: Bize başörtüsü dersi verecek değilsiniz

Yılmaz Tunç’dan kötü muamele iddialarına yanıt: Bize başörtüsü dersi verecek değilsiniz
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı protesto eden gençlerin işkence gördüğü, iddialarına ilişkin “Biz başörtüsüne özgürlük diye imza attığımız için yargılandık. Bize başörtüsü dersi verecek değilsiniz” dedi.

Biz başörtüsüne özgürlük diye imza attığımız için Devlet Güvenlik Mahkemesi'nde yargılandık. Bize başörtüsü dersi verecek değilsiniz.

TBMM Genel Kurulu'nda, Kamu Denetçiliği Kurumu, Anayasa Mahkemesi, Sayıştay, Adalet Bakanlığı ve Dışişleri Bakanlığı'nın 2025 yılı bütçeleri görüşülüyor.

Görüşmelerde eleştirilerin ardından konuşan Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, "Adalet olmadığı yerde, barış olmaz, huzur olmaz. Herkesin onurlu yaşamasının temeli adalettir. Adalet ise haklıya, hakkını vermektir. Adaletin hakkıyla tecellisi hukuk devletiyle mümkündür. Yasama, yürütme ve yargıdan oluşan demokratik hukuk devletinin adaleti hakkıyla tecelli ettirebilmesi için tarafsız, bağımsız, etkin işleyen bir yargı sistemine sahip olması elzemdir. Son 22 yılda ülkemiz demokratik hukuk devletinin tahkimi ve güvenilir adalet sisteminin tesisi yolunda önemli mesafeler almıştır. Temel kanunlarımızı yeniledik. Darbe anayasasının vesayetçi ruhunu azaltan önemli reformları milletimizin desteğiyle gerçekleştirdik. Çok sayıda yargı paketini yasalaştırarak, güvenilir adalet sisteminin tesisinde çok önemli mesafeler aldık" ifadelerini kullandı.

'HAKİM-SAVCI SAYIMIZI 24 BİN 682'YE YÜKSELTTİK'

Yargı personeli sayısını artırdıklarını söyleyen Tunç, "2002 yılında 9 bin 349 olan hakim-savcı sayımızı 24 bin 682'ye yükselterek yüzde 164 oranında artış sağladık. 2024 yılı içerisinde de 1195 yeni hakim ve savcımız mesleğe başladı. 2002 yılında 51 bin 681 olan personel sayısını 181 bin 67'ye yükselterek yüzde 250 artış sağladık. 2023 yılından bu yana 23 bin 389 yeni personelimizi de göreve başlattık" dedi.

'HUKUK FAKÜLTESİNE GİRİŞTE BAŞARI SIRALAMASINI YÜKSELTECEĞİZ'

Hukuk fakültelerine girişte başarı sıralamasını artıracaklarını belirten Tunç, "Yargının insan kaynağını yetiştiren hukuk fakültesine girişte başarı sıralamasını 190 binden 125 bine yükseltmiştik. Önümüzdeki süreçte bunu kademeli olarak daha da yükselterek ülkemizin en başarılı öğrencilerinin hukuk fakültelerinde okumasını hedefliyoruz. Hukuk fakültelerindeki derslerin çağın gereklerine uygun bir şekilde yenilenmesi, akademik kadroların güçlendirilmesi ve öğrencilerin hukuk klinikleri gibi pratik çalışmalara ağırlık vererek geleceği hazırlanmalarını da önemsiyoruz" diye konuştu.

'YARGI TEŞKİLATIMIZ BU YIL TOPLAM 12 MİLYON 230 BİN DOSYADA KARAR VERDİ'

"Mahkemeler teşkilatımızı da güçlendiriyoruz" diyen Yılmaz Tunç, "2002'de adli yargıda 3 bin 581 mahkeme varken, bugün mahkeme sayısını 8 bin 383'e yükselttik. 2023 yılından bu yana da yargıdaki gecikmenin önüne geçmek için ihtiyaç duyulan yerlerde 2 bin 814 yeni mahkemenin kurulmasını sağladık. İdari yargıda da mahkeme sayısını 146'dan 233'e yükselttik. İstinaf mahkemelerinin sayısını da 17'ye yükselttik. İdari yargıda da 7 olan istinaf mahkemesi sayısını 9'a yükselttik" ifadelerini kullandı.

Mahkemelerin bu yıl 12 milyon 230 bin dosyayı karara başladığını aktaran Tunç, "Bugün itibariyle yargının önünde toplam 11 milyon 795 bin derdest dosya bulunmaktadır. Bunun 6,5 milyonu ceza soruşturmalarıyla ilgili. Bu ağır iş yüküne rağmen yıl içerisinde yargı teşkilatımız ilk derece, istinaf ve temyiz aşamalarında toplam 12 milyon 230 bin dosyada karar vermiştir. Bu yılın ilk 11 ayında derdest dosya sayısından daha fazla karar verildiğini görüyoruz. Bu neticenin alınmasında ülkemiz genelinde hakim, savcı ve mahkeme sayılarını artırmamız ve yargı teşkilatımızın gayretli çalışması etkili olmuştur. Hakim ve savcılarımızın teftişi, hedef süreye uyum üzerinde hassasiyetle durduğumuz konulardır" dedi.

2025 yılında 20 cezaevi inşaatının programa alındığını söyleyen Tunç, "2025 Yılı Yatırım Programı'na 68 adliye, 2 adli tıp binası, 20 ceza infaz kurumu, 3 personeli eğitim merkezi ve 30 mahalde toplam 896 dairelik kamu konutu yapılması için teklifte bulunduk. 2002 yılında sadece 25 ilde 6 grup başkanlığı ve 18 şube müdürlüğünde verilen adli tıp hizmetini bugün itibariyle 81 ilimizin tamamında 16 grup başkanlığı ve 134 şube müdürlüğüyle ilçelere kadar uzanan bir hizmet ağı olarak genişlettik. Son bir yılda da Konya, Denizli, Samsun ve Kayseri'de 4 grup başkanlığı ile nüfusu yoğun olan 8 ilçemizde şube müdürlüğünü faaliyete geçirdik" şeklinde konuştu.

ERDOĞAN'I PROTESTO EDENLERE İŞKENCE İDDİASI: 'BAŞÖRTÜSÜ KESİLMEDİ'

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "TRT World Forum"daki konuşması sırasında Türkiye'nin İsrail ile ticaretini protesto eden 9 genç gözaltına alınmış ve tutuklanmıştı. Tutuklanan protestocular gözaltında ve cezaevinde çıplak arama, şiddet ve işkenceye maruz kaldıklarını söylemişti. Tutuklanan kadınların cezaevine girişleri sırasında başörtülerinin kesildiği iddiası üzerine 3 infaz koruma memuru görevden uzaklaştırılmıştı.

Muhalefetin konuyla ilgili eleştirileri üzerine konuşan Yılmaz Tunç, "İstanbul'da gözaltına alındıktan sonra tutuklanarak Marmara Kadın Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'na sevk edilen söz konusu kişilerin, ceza infaz kurumuna alınmaları esnasında kötü muameleye maruz bırakıldığı iddiaları doğru değildir. Kuruma girişlerde çıplak arama yapılması kesinlikle söz konusu değildir. Ceza ve tevkifevlerinde yapılan bütün uygulamalar, mahremiyete ve insan haysiyetine saygı esas alınarak gerçekleştirilmektedir. Söz konusu olayda da fiziki ve detaylı aramalar, insan onurunu zedelemeyecek şekilde uluslararası kriterler çerçevesinde yapılmıştır" dedi.

"Ceza ve tevkifevlerinde kemer, ayakkabı bağcığı ve ebatları nedeniyle başta intihar olmak üzere kişi güvenliğine zarar verici amaçla kullanılabilecek eşyalar güvenlik gerekçesiyle denetime tabii tutulmaktadır. Burada başörtüsüne yönelik kesinlikle bir kısıtlama söz konusu değildir" diyen Tunç, şunları söyledi:

"Nitekim tutukluların da açıkça 'Başörtüsüne yönelik böyle bir durum söz konusu değil' şeklinde beyanları söz konusu. Sosyal medyada ya da basında birtakım dezenformasyona yönelik bilgiler değil de o kişilerin gerçek beyanlarına bakmanız lazım. Biz, başörtüsü mücadelesi yaparak buralara geldik. Biz başörtüsüne özgürlük diye imza attığımız için Devlet Güvenlik Mahkemesi'nde yargılandık. Bize başörtüsü dersi verecek değilsiniz.

Ceza infaz kurumlarında 12.11.2021 tarihinde değiştirilen Ceza İnfaz Kurumlarının Yönetimiyle Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Yönetmeliğin 34/2-b bendinde çıplak arama ifadesi geçiyordu. O değişiklik çoktan yapıldı. Detaylı arama ve özellikle şüphe üzerine yapılan arama söz konusu. Burada konuları çarpıtmanın gereği yok."