Mevlana ile Mozart Fazıl Say'la İsviçre'de
Doğu ile Batı arasında bir köprü kurmayı amaçlayan eserin yer aldığı konser, iki gece arka arkaya KKL Luzern Konser Salonu'nda sanatseverlerle buluştu.
9 ila 15 saat arasında kültüre vakit ayrılıyor
Büyük bir orkestra, koro ve farklı ses tonlarına sahip solistlerin yanı sıra kudüm ve ney sanatçılarının da sahne aldığı etkinliğin sonunda sanatçılar, uzun süre alkışlandı.
Contemporary İstanbul muhteşem bir açılışla sanatseverlerle buluştu
Eserin ilk seslendirilişini Şef Michael Sanderling yönetimindeki Luzern Senfoni Orkestrası, Klaas Jan De Groot'un yönetimindeki Berlin Rudfunk Korosu ile soprano Fatma Said, mezzosoprano Marianne Crebassa, tenor Pene Pati, bas Alexandros Stavrakakis'ten oluşan solistler gerçekleştirdi.
Müze çalışanı sanat eserlerini çöpe attı
Fazıl Say, dünyadaki savaş, terör, kavgalar ve kaosun gölgesinde yıpranan insani değerlere müziğinde yer verdiğini belirterek, şunları söyledi:
"Savaş, evrendeki en anlamsız şeydir. Doğu ve Batı halen dertli bir vaziyette. Dost olmayı, uzlaşmayı, barışı denememiz lazım. Mozart ve Mevlana'yı bestelerken, Doğu'nun ve Batı'nın bu iki değerini bir araya getirerek bunu anlatmak bir nevi dostluk köprüsü kurmak istedim. Çünkü Mozart'ın müziği insanlığın müziğidir. Keza Mevlana'nın sözleri ise hangi dinden, hangi inançtan olursa olsun insanları birleştirir. Bu eserle hayattaki kaosu bir nebze uzaklaştırarak, müziğin insanlığı birleştirici bir güce dönüşmesini istedim. Mozart ve Mevlana, evrensel bir barış, huzur ve sevgi çağrısıdır."
Kaynak:Haber Merkezi