Türkiye'nin 2025 yılı Şubat ayı dış ticaret verileri ülkemizin dış ticaret performansına dair önemli ipuçları sunuyor.

Özellikle ihracat ve ithalat rakamları, dış ticaret dengesi ve ülke gruplarına göre dağılımlar, ekonomimizin küresel arenadaki konumunu anlamamız açısından büyük önem taşıyor.

2025 yılı Şubat ayında geçen yılın aynı ayına kıyasla ihracatımızda %1,5'lik bir azalma yaşandığını görüyoruz. İhracat rakamı 20 milyar 776 milyon dolar olarak gerçekleşmiş. Buna karşılık, ithalatımız %3,8'lik bir artışla 28 milyar 930 milyon dolar seviyesine ulaşmış.

Bu durum, dış ticaret açığımızın 8 milyar 155 milyon dolar olduğunu gösteriyor. İhracatın ithalatı karşılama oranı ise %71,8 olarak kaydedilmiş. Bu oran, enerji ve altın hariç tutulduğunda %94,1'e yükseliyor. Bu da bize enerji ve altın ithalatının dış ticaret dengesi üzerinde önemli bir etkisi olduğunu gösteriyor.

2025 yılının ilk iki ayına baktığımızda ise Ocak-Şubat döneminde ihracatımız %2,1 artarak 41 milyar 941 milyon dolar, ithalatımız ise %6,6 artarak 57 milyar 633 milyon dolar olmuş. Bu dönemde dış ticaret hacmimiz %4,7 artışla 99 milyar 574 milyon dolar seviyesine ulaşmış.

Ancak dış ticaret açığımız da %21,2 artarak 15 milyar 692 milyon dolar olmuş. Bu rakamlar, ihracatımızın artmasına rağmen ithalatın daha hızlı arttığını ve dış ticaret dengesinde bir bozulma olduğunu gösteriyor. Dış ticaret dengesinden kaynaklanan açık bu sene cari açık üzerinde baskı yaratacak gibi.

Şubat ayında en fazla ihracat yaptığımız ülkeler sırasıyla Almanya, ABD ve İngiltere olmuş. Almanya'ya 1 milyar 688 milyon dolar, ABD'ye 1 milyar 195 milyon dolar ve İngiltere'ye 1 milyar 175 milyon dolar ihracat gerçekleştirmişiz. İthalatta ise en büyük pay Rusya Federasyonu'na ait.

Rusya'dan 3 milyar 982 milyon dolar, Çin'den 3 milyar 546 milyon dolar ve ABD'den 2 milyar 422 milyon dolar ithalat yapmışız. Bu veriler, Rusya ve Çin'in ithalattaki ağırlığını bir kez daha ortaya koyuyor.

Ülke gruplarına baktığımızda, en fazla ihracat yaptığımız grup Avrupa Birliği (AB-27) ülkeleri olmuş. AB-27 ülkelerine 8 milyar 915 milyon dolar ihracat gerçekleştirmişiz. Bunu Yakın ve Ortadoğu ülkeleri ile diğer Avrupa ülkeleri takip ediyor.

İthalatta da benzer bir tablo var. En fazla ithalat yaptığımız grup yine AB-27 ülkeleri olmuş. AB-27'den 8 milyar 385 milyon dolar ithalat yapmışız. Asya ülkeleri ve diğer Avrupa ülkeleri de ithalatta önemli paya sahip. Avrupa Birliği’nin yaşayacağı bir ekonomik durgunluk, ihracatımız için olumsuz bir etki yaratır.

Sektörel olarak baktığımızda, ihracatımızın büyük bir kısmı imalat sanayinden geliyor. Şubat ayında imalat sanayinin ihracattaki payı %93,6 olmuş.

Tarım, ormancılık ve balıkçılık sektörü %4,4, madencilik ve taş ocakçılığı sektörü ise %1,4 paya sahip. İthalatta da imalat sanayi öne çıkıyor. İthalatın %75,5'i imalat sanayinden gelirken, madencilik ve taş ocakçılığı sektörü %17,5, tarım, ormancılık ve balıkçılık sektörü ise %4,5 paya sahip.

Sonuç olarak, 2025 yılının ilk iki ayında ihracatımızda bir miktar artış görülse de ithalatın daha hızlı artması nedeniyle dış ticaret açığımız genişlemiş durumda.

Özellikle enerji ve altın ithalatının dış ticaret dengesi üzerindeki etkisi dikkat çekici. İhracatımızın büyük bir kısmı imalat sanayinden geliyor ve bu sektörün performansı, dış ticaret dengemiz açısından kritik öneme sahip.

İmalat sanayinin hızla yüksek katma değerli ürünlerde karşılaştırılabilir üstünlüğe sahip olması bizim için can alıcı öneme sahip. Ayrıca, Avrupa Birliği ülkeleri hem ihracat hem de ithalatta en büyük partnerimiz olmaya devam ediyor.

Bu veriler ışığında, ihracatımızı artırmak ve ithalatı kontrol altında tutmak için yapısal reformlara ve enerji alanında dışa bağımlılığı azaltacak adımlara ihtiyaç olduğu açık.

Özellikle enerji ve altın ithalatının dış ticaret dengesi üzerindeki olumsuz etkisini azaltmak için yerli üretimi artırmak ve enerji verimliliğini yükseltmek önemli adımlar olacak.